Kapitalist sistem, daha fazla kar uğruna yeryüzünü talan etmeye, can almaya ve ekosistemi tehdit etmeyi devam ediyor. Kapitalizm uluslararası ve ulusal boyutta doğa, canlılar ve insanlar için ölüm neticeler yaratıyor.
Türk egemen sınıfı, kapitalist talan ve sömürü politikalarını daha pervasız, kuralsız ve aç gözlü biçimde gerçekleştiriyor. Yasama, yürütme ve yargı gücünü domine eden siyasal iktidar; talan, rant ve sömürü politikalarını neredeyse hiçbir engele takılmadan yürütme gücüne ve olanağına sahiptir. TMMOB’un, toplumun, köylülerin tüm itirazları ve mücadelelerine rağmen şirketlere tavizler vererek, şikayetlerin sonuçsuzluğu ve denetlemelerin sorumsuzluğuyla göz göre göre doğayı, hayvanları, insanları katlediyor.
Recep Tayyip Erdoğan’ın sınırsız yetkileri; kapitalist şirketlere, patronlara büyük nimetler, rant, talan ve sömürü gerçekliği yaratırken; doğa, canlılar, işçi ve emekçiler için ölüm, yoksulluk ve yıkım yaratıyor. Bugün Erzincan’ın İliç ilçesinde Anagold altın madeninde meydana gelen göçük ve sonrasında yaşanan felaket, kokuşmuş sistemin ölümden başka bir şey vaat etmediğini yeniden gözler önüne serdi.
Egemen sınıf; yaşanan felaketleri ve ölümleri fıtrat olgusuna bağlamaktadırlar. Bütün bu durumların sorumlusunun sistem ve kendileri olduğunu bu ve benzeri gerekçelerle rasyonalize etmektedirler. İşin “doğası” gereği bizleri mahkum ettikleri bu gerçekliği değiştirmek mümkündür. Kapitalist sistem ve egemen sınıf gerçekten de bize ölümden, yoksulluktan ve felaketten başka bir şey veremez. Bu kapitalizmin fıtratı, gereğidir. Kapitalizm, doğası, işleyişi ve mantığı gereği bunun dışında bir gerçeklik yaratamaz.
Bizler kapitalist sisteme, sömürüye, talana, yağmaya ve felaketlere mahkum değiliz. Örgütlenerek sistem karşıtı mücadeleyi büyütelim. Kapitalizmin yarattığı tahribatı, egemenlerin bize reva gördükleri bu gerçekliği alternatif toplum projesi olan sosyalizmi inşa ederek değiştirebiliriz.
Devrimci Sosyalist Federasyon
